Tek kişilik oyunların yükselişte olduğu, sanat camiasının divalarının aynı sahnede boy gösterdiği, kapalı gişe oynanan oyunların tekrar tekrar sahnelendiği tiyatro dolu bir seneyi geride bıraktık. Geçtiğimiz yıl, yeni sahnelenenlerle, tekrar tekrar izlenmek istenenlerle, kutlamalarla ve şenliklerle doluydu. Bu sene de “Çanlar tiyatro için çaldı!” desek hiç de abartmış olmayız. Haydi bu dolu dolu geçen senede neler yaşandığına birlikte göz atalım.
Altıncı sanatın en coşkulu haliyle icra edildiği 2023, sahnelere veda eden oyunların yanı sıra, tekrar sahneyle buluşan ve yepyeni oyunların seyircisiyle buluştuğu bir sene oldu. Festivallerin, ödüllerin, belgesellerin yoğun olduğu bu dönemde, tiyatronun hak ettiği değeri görüp görmediği konusundaki tartışmalar halen devam ediyor. Tiyatro sahnelerine konuk olmak günden güne bize çok daha fahiş fiyatlara mal olsa da devlet tiyatrolarında sahnelenen başarılı oyunlarla ve kovaladığımız öğrenci indirimleriyle bir şekilde sanatsal doyuma ulaşmaya çabaladık. Herkes Lale Kart’ı olanlar kadar şanslı olmasa da iyisiyle kötüsüyle tiyatro dolu bir seneyi ardımızda bıraktık. Özellikle geçen yılın parlayan yıldızlarından olan “Sevgili Arsız Ölüm: Dirmit”, dile kolay tam 400. kez sahnelendi. Yılın en çok konuşulan yapımlardan biri ise Türkiye’de ilk kez sahnelenen ve oyunculukların ilk kez tiyatro sahnesine taşındığı “Aşık Shakespeare” oldu. Yeni yıla 2023’ün tiyatro karnesine bakarak girelim ne dersiniz?
“Afife” Sahiplerini Buldu
Tiyatro dünyasının en uzun soluklu ve prestijli ödüllerinden biri olan Yapı Kredi Afife Tiyatro Ödülleri, 3 Ekim’de gerçekleştirilen görkemli bir törenle sahiplerini buldu. Tiyatro denince ismi ilk akla gelen büyük sanatçı Afife Jale’nin anısına verilen ve tiyatroya verilen emeklere dikkat çeken Afife Tiyatro Ödülleri, pandemi nedeniyle verilen ili yıllık bir aranın ardından geçen sene tekrar tiyatroya gönül veren sanatçılarımızla buluşmaya başlamıştı. Bu sene 25. kez verilen düzenlenen ödül töreninde tam 16 dalda ödül verildi. Türk kadınına cesaretle tiyatro sahnelerinin kapılarını açan Afife Jale’nin anısını yaşatıldığı gecede, Yapı Kredi Özel Ödülü’nün sahibi bu senenin ödüllere doymayan yükselişteki oyuncularından Merve Dizdar oldu. Cumhuriyetimizin 100. yılına bir saygı duruşu olarak sahnelenen 1923 müzikali, komedi ve müzikal dalındaki oyunlara verilen Haldun Dormen Özel Ödülü ile taçlandırıldı. Ödülü, müzikalde rol alan oyunculardan Kerem Alışık’a, Haldun Dormen takdim etti. Murat Daltaban tarafından yönetilen Nilüfer Belediyesi Nilüfer Kent Tiyatrosu oyunlarından olan 1984, yılın en başarılı oyunu ve en başarılı yönetmeni ödülünü kazandı. Tiyatro tarihine geçen ustalara takdim edilen Muhsin Ertuğrul Özel Ödülü ise Prof. Dr. Cevat Çapan’a verildi.
“Toz” geçmişin perdesini aralıyor
Usta oyuncu Zerrin Tekindor’un tek kişilik oyunu “Toz” 2023 yılında 264 kez sahnelendi. Toz hem yurt içinde hem de yurt dışında tiyatroseverlerden tam not aldı. Zerrin Tekindor çocukluğundan bugününe uzanan hikayesini film şeridi gibi izleyeceğimiz Handan karakterine hayat veriyor. Handan’ın ve onun hafızasından çıkıp gelen annesi Feri2nin hikayesi bizi sarı sarmalıyor. Aynı zamanda 1960’lı yıllardan günümüze bir yolculuğa çıkarıyor.
Aşık Shakespeare İlk Kez Türkiye’deydi
Yıllar evvel, Britanyalı tiyatro oyun yazarı ve senarist Tom Stoppard ile ABD’li senarist, roman ve oyun yazarı Marc Norman tarafından yazılmış ve John Madden yönetmenliğinde beyaz perdeye aktarılmıştı. 71. Akademi Ödülleri’nde birçok dalda ödül toplayan “Aşık Shakespeare”, bu yıl aynı isimle Türkiye’de ilk kez tiyatro perdelerine uyarlandı. Lee Hall tarafından tiyatroya uyarlanan bu etkileyici romantik komedi, Serdar Biliş yönetmenliğinde seyircisiyle buluştu. Buluştuğundan bu yana da kapalı gişe oynanmaya devam ediyor. Bu oyunda Uraz Kaygılaroğlu’nu ilk kez Shakespeare rolüyle sahnede görüyoruz. Nezaket Erden de ‘Viola’ karakteri ile başrole eşlik ediyor. Oyun, genç William Shakespeare’in 16. yüzyıl İngiltere’sinde yeni oyunlarıyla kendini kanıtlama çabasına ve genç bir kadının erkeklerin dünyasında sahne almaya çabalarken göğüs gerdiği mücadelelere odaklanıyor.
Bambaşka Bir Yaprak Dökümü
Kimimizin Yaprak Dökümü deyince aklına ilk o epik dizi geliyor, kimimizin ise Reşat Nuri Güntekin’in ölümsüz eseri… Bu yıl Yaprak Dökümü yeni bir formla izleyicilerini buldu. Usta tiyatrocu Hakan Altıner tarafından tiyatro perdelerine taşınan bu oyun, asıl metne bağlı kalarak bizlere bambaşka bir Yaprak Dökümü deneyimi yaşatıyor. Konuya hepimiz aşinayızdır fakat yine de değinmeden geçmeyelim. Oyun, 1940’lı yılların çalkantılı Türkiye’sinde “Batının yanlış değerlerine özenmenin” ve maddi değerlerin, yaşamsal gereksinimleri aşarak, insanları ve dolayısıyla aileleri nasıl bir uçuruma sürüklediğinin acıklı ve ibret verici öyküsünü Ali Rıza Bey ve ailesi özelinde anlatıyor. Ali Rıza Bey’i karakterini Haldun Altuner canlandırırken, onun eşi Hayriye Hanım’a da Suna Keskin hayat veriyor. Orçun Kaptan, Pınar Ataer, Damla Kaptan ve İlkyaz Kocatepe gibi birçok deneyimli sanatçının rol aldığı bu oyun İstanbul, Ankara ve Adana başta olmak üzere birçok ilimizde tiyatroseverlerden rağbet görmeye devam ediyor.
Şehir Ekranı Kulislere Konuk Oldu
İzleyici koltuğunda oturan bizler genellikle sahne perdesinin ardındaki dünyadan habersiziz. Esenler Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren Şehir Ekranı, bu yıl yaptığı “Kulis” adlı programla bizlere tiyatro kulislerinin kapılarını aralıyor. Sinema, tarih, edebiyat ve sanatın birçok dalında geliştirdikleri kültür dolu içerikleriyle hizmet veren Şehir Ekranı, şimdi de tiyatro konulu bu programla YouTube’da boy göstermeye devam ediyor. Eminim ki birçoğumuz, özellikle de etkileyici bir oyun izledikten sonra “Acaba bu oyunun hazırlık aşaması nasıldı, nasıl oldu da böyle bir oyun sahneye geldi?” diye düşünüyoruzdur. Ne yazık ki, salt izleyici koltuğundan bu sorularımıza yanıt bulmak pek de mümkün olmuyor. İşte tam da bu noktada Kulis programı bizleri Ayşen İnci’nin o insanın içini açan keyifli sunumuyla bizleri seyirci koltuğundan kaldırıp sahnenin arkasına taşıyor. Oyuncularla gerçekleştirdikleri sohbetlerle sahneye hayat veren emektarların yaşadığı zorluklardan keyifli anılara, edindikleri deneyimlere kadar birçok detayı aktarıyor. Devlet tiyatrolarından özel tiyatrolara, tek kişilik performanslardan büyük prodüksiyonlara kadar farklı tiyatro yapımlarını ve bu yapımların nasıl gerçekleştirildiğini bizlere gösteriyor. Sizler de artık salt izleyici olmanın ötesine geçmeyi arzuluyorsanız, buyrun Kulis programına birlikte bir göz atalım.
Filistin Hakkında Konuşuldu
Programda konuk olunan oyunlardan bir tanesi Filistin Hakkında Konuşmalıyız. Nurdan Albamya İnci’nin yazdığı, yönettiği, üstüne bir de oynadığı bu oyun, iki yıl evvel sahnelenmiş olsa da ne yazık ki dert edindiği mesele hala daha çok taze. Tek kişilik bir oyun olan Filistin Hakkında Konuşmalıyız, bu yılın en ses getiren işleri arasında, ismiyle müsemma bir proje. Hacer isimli genç bir kadının bir göz odadan oluşan evinde verdiği yaşam mücadelesine, sergilediği dik duruşa şahit kılıyor bizleri. Ayşen İnci ve Nurdan Albamya, Kulis’te bu kıymetli oyunun yapım süreci hakkında keyifli bir sohbet gerçekleştiriyorlar.
Kanlı Nigâr Tekrar Sahnelerde
Kulis programının konuk olduğu oyunlardan biri de Sadık Şendil’in unutulmaz eseri, Geleneksel Türk Tiyatromuzun en önemli figürlerinden biri olan Kanlı Nigâr. Yıllar yıllar evvel sahnelenen, başrollerini Münir Özkul ve Altan Karındaş’ın paylaştmış olduğu bu oyun, 2023 senesinde bambaşka bir ekiple Abdullah Yüksekcan yönetmenliğinde tekrar seyircisiyle buluştu. Oyunda zengin bir ailenin yanına evlatlık verilen fakir bir kızın Kanlı Nigar’a nasıl dönüştüğünün acıklı hikayesini trajikomik müzikal bir dil ile anlatıyor. “Kadının fendi erkeği yendi!” desturunun dramatik bir işlemeyle öne çıkarıldığı oyun, yazıldığı tarihten bu yana sayısız kez sahnelenmiş. Ve hatta 40 sene evvel Ankara Devlet Tiyatrosu’nda sahnelendiğinde, Ayşen İnci de oyunda yer almış. Tekrar Kulis’te Ayşen İnce, yıllar evvel kendisinin de kadrosunda olduğu bu oyunun yeni oyuncularıyla sohbetler edip yaşanan komik anları bize aktarıyor.
Sahnelere Veda Etmeyen Bir “Veda”
Ayşe Kulin’in aynı adlı otobiyografik romanından uyarlanan Veda, 2023’te ilk kez sahneye taşındı. Kadrosunda usta tiyatro sanatçısı Nevra Serezli, Leyla Feray, Aziz Sarvan gibi yetenekli oyuncuların yer aldığı oyunun yönetmen koltuğunda Nedim Saban oturuyor. Cumhuriyetin 100. Yılı vesilesiyle sahnelenen oyun, Cumhuriyet’in nasıl kazanıldığını savaştan hiç söz etmeden, bir konakta yaşayan insanlar üzerinden anlatıyor. Yazarın dedesinin hikayesinin ele alındığı uyarlama hem oyuncu kadrosuyla hem de etkileyici konusuyla ilgi çekiyor. 28 Ekim’de Fişekhane ’de gerçekleştirilen galanın ardından seyircisiyle buluşan oyun, uzun süre sahnelerden kalkmayacak gibi görünüyor.
100. Yılımız 1923 Müzikali ile Kutlandı
Yurdun dört bir yanında ve her bir alanda coşkuyla karşılanan Cumhuriyet’imizin 100. Yıl kutlamaları, elbette ki tiyatro sahnelerine de taştı. Cumhuriyet kahramanlarına duyduğumuz saygıyı bir kez daha dile getirmek desturuyla yola çıkılan bu oyunda, günümüzde başlayan hikâyenin geçmişe uzanmasıyla kendimizi fantastik bir kurgunun içinde buluyoruz. Kurtuluş Savaşı Müzesi’ni gezen dört arkadaşın bir anda kendilerini Mustafa Kemal’in Bandırma Vapuru’nda bulamalarıyla hikâyeye giriyor ve Büyük Taarruz’dan Meclis açılışına kadar uzanan sürece tanıklık ediyoruz. Afife Tiyatro Ödülleri’nde Haldun Dormen Özel Ödülü’ne layık görülen oyunun yönetmen koltuğunda Mehmet Ergen ve Lerzan Pamir oturuyor. 200 kişilik bir ekiple hazırlanan ve 18 ay süren “1923” müzikalde Kerem Alışık baş rolü üstleniyor. Güçlü yapım kadrosuyla da dikkat çeken oyun, sahnelendiği ilk günden bu yana tiyatro tutkunlarının dilinden düşmedi.
2023’te Tiyatro Festivali Beklentileri Karşılamadı
Her yıl olduğu gibi, bu yıl da tiyatroseverlerin gözü İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV)’nın düzenlediği İstanbul Tiyatro Festivali’nin üzerindeydi. Geçen sene Richardlarla Molierelerin kapalı gişe oynandığı, uluslararası oyunların havada uçuştuğu festival bu sene ne yazık ki beklenen sükseyi yaratmak konusunda yetersiz kaldı. Bu sene 27.’si düzenlenen festival kapsamında toplam 19 tiyatro sahnelendi, performans ve dans gösterime yer verildi. Yapılan bu etkinliklerle 30 bina yakın kişiye ulaşılsa da şöyle bir bakıldığında festivalin geçen yılki kadar görkemli bir çıkış yapamadığını söylesek haksızlık etmiş olmayız. 25 Ekim’de başlayan festival, açılışını Pina Bausch’un ölümsüz eseri Café Müller ile yaptı. Bakırköy Belediye Tiyatroları’nın oyunlarından olan Flu Lysistratata, Sokhumi Devlet Tiyatrosu’nun performanslarından orijinal metni Gürcüce olan Geçen Yaz Birdenbire, senaristliğini ve oyunculuğunu Ercan Kesal’ın yaptığı Ayazmanın Yılanı adlı oyunlar da festival kapsamındaydı. Çifte Cinayet, Bankta, Kız Kardeşler ve Ustalık Sınıfı da festivalin öne çıkan oyunları arasında yerini aldı.
2023’te Saatlerimiz Yeniden Ayarlandı
Bu sezonun favorilerinden bahsedeceksek, herkesten tam not alan ve dillerden dillere dolaşan o oyundan söz etmemek olmaz. Saatleri Ayarlama Enstitüsü… Ahmet Hamdi Tanpınar’ın unutulmaz eserlerinden Saatleri Ayarlama Enstitüsü, geçtiğimiz nisan ayında ilk kez tiyatro sahnesine taşındı. Serdar Biliş’in yönetmenliğinde sahneyle buluşan oyun, Serkan Keskin’in tek başına onlarca karaktere büründüğü ve izleyenleri kendine hayran bıraktığı oyunculuk performansıyla çok konuşuldu. Oyunu izleyenler arasında Nobel ödüllü edebiyatçımız Orhan Pamuk da yer aldı. Oyunun şiir gibi olduğunu söyleyen Pamuk, herkesin izlemesi gerektiğini, kendisinin de tekrar izlemeye geleceğini belirtti. “Uzun yıllar Türkiye’de bu kadar güzel bir metin, uyarlama ve atmosfer yaşamadım.” diye de ekledi. 1954 yılında kaleme alınan ve 1961 yılında yayımlanan eserde, 2. Dünya Savaşı sonrası modernizme geçiş sürecini ve bu süreçte yaşanan toplumsal sorunları Hayri İrdal adlı karakter üzerinden alaycı bir üslup ile ele alınmış. Sinema ve tiyatronun iç içe geçtiği bu çağdaş oyunun görüntü yönetmenliğini Ahmet Sesigürgil üstlenirken, sahne ve dekor tasarımını Gamze Kuş gerçekleştirdi. Sezon boyunca izleyenleri kendine hayran bırakan bu oyun, hem muhteşem oyunculuğuyla, hem uyarlamanın güzelliğiyle, hem de rejinin etkileyici performansıyla akıllarda yer edindi.
2023’ü Uğurlarken 2024’te Beklediklerimiz…
Evet efendim, iyisiyle kötüsüyle dolu dolu geçen bir seneyi, bir tiyatro sezonunu geride bıraktık. İzlediklerimizi konuştuk, şimdi bir de izleyemediklerimize, ama pek yakında bizlerle buluşacak olan oyunlara göz atalım. 2023 bitiyor diye üzülmeye hiç gerek yok, çünkü yeni sezonda bizleri epey merak uyandıran oyunlar karşılayacak gibi gözüküyor.
Bu oyunlardan ilki, Emin Alper’in yönetmenliğini üstleneceği, Dostoyevski’nin aynı isimli eserinden sahneye uyarlanan “Öteki”adlı oyun. Geçtiğimiz yıllarda adını “Kurak Günler” filmiyle andığımız ödüllü yönetmen Emin Alper, bu defa ilk kez tiyatro sahnesinde yönetmenliğe soyunuyor. Oyuncu kadrosunda Cem Yiğit Üzümoğlu, Erdem Şenocak, Derya Karadaş ve Gökhan Yıkıkan gibi isimlerin yer aldığı oyunun, 12 Ocak tarihinde seyircisiyle buluşması planlanıyor. Seyir zevkinin yüksek olmasını umduğumuz, sanatsal doyuma ulaşmamıza vesile olacağına inandığımız bu oyunu bizler de heyecanla bekliyoruz.
Yeni sezonu iple çekmemize sebep olan haberlerden bir diğeri de “Aile Yalanları”. Nermin Yıldırım’ın Bavula Sığmayan isimli öykü kitabındaki novellalardan birinin uyarlaması olan bu oyunun yönetmen koltuğunda Hakan Emre Ünal oturuyor. Oyun, bir gece yarısı annesinden beklenmedik bir telefon alıp apar topar memleketine dönen genç bir kadının, bir anda kendini bir aile bilmecesinin içinde bulmasıyla yaşadıklarını konu ediniyor. 20 Aralık’ta sahneyle buluşacak oyun, Melisa Sözen, Ülkü Duru ve Müfit Kayacan’ın da aralarında bulunduğu etkileyici oyuncu kadrosuyla göze çarpıyor.