Sercan AKSU
Bu sayıda, oyuncu ve model Emre Kızılırmak ile bir araya geldim. Değerli oyuncu, birbirinden samimi sorularıma bakalım nasıl yanıtlar vermiş hep birlikte okuyalım.
– Merhaba Emre Bey, nasılsınız?
– İyiyim, teşekkür ederim.
Sizin için bazı sorular hazırladım, ayak üstü bir sohbete başlayalım mı?
– Buyrun, ben hazırım.
En son dinlediğiniz şarkı?
– “Michael Bublé – Feeling Good”
Çay mı? Kahve mi?
– Çay.
En sevdiğiniz renk?
– Kırmızı.
Türk sinemasında en sevdiğiniz film?
– “Yol”
Sizi bu mesleğe teşvik eden kişi?
– Kendim tercih ettim.
Dünyada en sevdiğiniz şehir?
– İstanbul.
En sevdiğiniz müzik tarzı?
– Tek tarz dinlemem. Her tarzın güzel müziklerini dinlerim.
Birlikte rol almaktan en keyif aldığınız oyuncu?
– Macit Sonkan.
Hayatınızın dönüm noktası var mıdır? Varsa nedir?
– Hayatımın her günü dönüm noktam. Olan ya da olmayan her şey her yaşadığım anın yansıması.
Bir sahneye hazırlanmak için ne yaparsınız?
– Sahneye hazırlanmak o durumu anlamakla başlar. Anlamak anlatmayı doğurur ve anlatmayı bırakınca karakter kılıfına girmek kalır. Sonrası o anda ağzından dökülen kelimeler ya da hareket veya duruşlar.
Dizi mi? Tiyatro mu?
– Her ikisi de.
Bu mesleği yapmasaydınız hangi mesleği yapmak isterdiniz?
– Müzisyen olmak isterdim.
Birinden aldığınız en güzel iltifat?
– İltifatlar gerçek olmadığı için onları güzelden çirkine sıralamaya gerek duymuyorum.
İstiklal Caddesi mi? Alsancak Kordon mu? 🙂
– Her ikisi de.
En büyük tutkunuz?
– Oğlum, karım ve motosiklet.
Neyi affetmezsiniz?
– Ben her şeyi affederim. Ama bazen o son görüşmemiz olur. Ama yine de affederim.
20’li yaşların başındaki halinize buradan ne tavsiye edersiniz?
– Aynen devam et!
En büyük pişmanlığınız?
– 30 senemi okullarda harcamak…
Ve son sorudayız! Hayatta örnek aldığınız kişi?
– Herkesi örnek alırım. Hatalarıyla ve başarılarıyla herkes benim için bir model.
Ayak Üstü’nde bambaşka bir isimle ve yine keyifli bir sohbetle Litros Sanat’ta olacağım, bir sonraki sayıda görüşmek üzere, hoşçakalın.